Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği 22-23 Haziran 2020 tarihinde çevrimiçi (online) düzenlenen Tamamlayıcı İnsani Boyut Toplantısına katıldı. BTAYTD üyeleri Pervin Hayrullah ve Kerem Abdürrahimoğlu’nun katıldığı toplantıda “İfade Özgürlüğü, Bilgiye Erişim ve Medya Özgürlüğü” konuları ele alındı.
Toplantının ifade özgürlüğü konulu 1. oturumunda söz alan Pervin Hayrullah Yunanistan’da ifade özgürlüğünün Anayasanın 14. maddesinde düzenlendiğini, yerel düzenlemelerin yanı sıra, Yunanistan’ın taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi’nin de ifade özgürlüğü, medeni/siyasi hakları ve bilgiye erişim özgürlüğünü koruduğunu belirtti. Hayrullah sözlerine şöyle devam etti: “Ancak, Yunanistan’da, yıllardır, özellikle, hakları uluslararası anlaşmalarla güvence altına alınan Türk Azınlığı için uygulanan ayrımcı politikalar, ifade özgürlüğü de dahil olmak üzere ciddi insan hakları ihlallerine yol açmıştır. Türk Azınlığın etnik kimliğini göz ardı etmek, Türk Azınlık Derneklerini yasaklamak, Azınlığın yaşamının her alanında kısıtlamalar, sosyal dışlanma ve marjinalleşmeyi beraberinde geitirmiştir. Türk Azınlığın varlığını görmezden gelmekte ısrar etmek, Türk Azınlığın aslında Batı Trakya’da mevcut olmadığı anlamına gelmez. Türk Azınlığı bölge nüfusunun neredeyse yarısını oluşturmaktadır. Fakat, Batı Trakya ziyaretlerinde, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sayın Sakellaropoulou ve Başbakan Sayın Mitsotakis Türk Azınlığın temsilcilerini dikkate almamış, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Dahsilliler Derneği ve İskeçe Muzaffer Salihoglou Azınlık Lisesi Okul Encümenlerinin görüşme taleplerine cevap dahi vermemişlerdir. Azınlık derneklerine yönelik benzer tutum yıllardır devam etmektedir.”
Toplantının bilgiye erişim konulu 2. oturumunda tekrar söz alan Pervin Hayrullah, bilgiye erişimin insanların önceliklerini belirleme ve karar alma süreçlerine katılmalarını, eşit muamele ve eşit sosyal adaletin sağlamasında önemli olduğunu vurguladı. Pandemi sırasında konunun öneminin çok daha derin bir şekilde hissedildiğini, özellikle azınlıklar, göçmenler ve hassas gruplar açısından bunun önemli olduğunu belirtti. Resmi bilgilerin sadece resmi dilde, Batı Trakya Türk Azınlığı açısından ise sadece Yunanca olarak açıklandığını ifade etti. Fakat, Batı Trakya’da Yunan hükümetlerinin yıllardır uygulamış olduğu ayrımcı ve münhasır eğitim politikaları nedeniyle Türk Azınlık nüfusunun yaklaşık 1/3’ünün resmi dil Yunancayı öğrenemediğini, insanların yaş durumlarının da göz önünde bulundurulduğunda, pek çoğunun Covid-19’un ne olduğunu, ölümcül etkilerinden korunmak için nasıl tedbir almaları gerektiğini anlayamadıklarını belirtti. Türk Azınlık halkının pek çoğunun, dünyada neler olup bittiğini anlamadan polis korkusundan dolayı kısıtlamalara uyduğunu aktardı ve AGİT Katılımcı Devletlerine, özellikle Yunanistan’a, bilgiye erişim konusunda azınlıkların, mültecilerin ve hassas grupların dikkate alınmasını tavsiye etti.
Toplantıya ABTTF adına Melek Kırmacı Arık katıldı. İfade özgürlüğünün diğer temel haklar ile ilişkisinin değerlendirildiği 1. oturumda konuşan Arık, COVID-19 pandemisi sırasında Batı Trakya Türk toplumunun hükümet ve medya tarafından günah keçisi haline getirildiğini söyledi.